1. Alkollü Olup Olmamak
Alkollü olup olunmaması kazanın meydana gelmesindeki kusura etki etmez, eğer siz alkollü iseniz bile kazanın gerçekleşmesinde tam kusurlu değilseniz değer kaybı talebinde bulunabilirsiniz.
“Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasında sigortacının rücu hakkı, 2918 sayılı KTK’nın 95/2 maddesi ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında düzenlemeye tabi tutulmuştur. ZMSS Poliçe Genel Şartlarının 4. maddesinde düzenlenen ağır kusur veya kasıt hali, oto yarışına katılma, ehliyetnamesiz motorlu araç kullanmak, uyuşturucu veya alkollü olarak araç kullanmak, istiap haddinin aşılması, aracın çalınması veya gasp edilmesinde işleteninin kusuru gibi haller sigortacının sigortalısına rücu sebeplerindendir.
Hasarın teminat dışı kalabilmesi için kazanın meydana geliş şekli itibariyle sürücünün salt (münhasıran) alkolün etkisi altında kaza yapmış olması gerekmektedir. Diğer bir anlatımla, sürücünün alkollü olması tek başına hasarın teminat dışı kalmasını gerektirmez.” (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 24.10.2019 gün ve E:2017/1577, K:2019/9897 sayılı kararı)
2-Sürücü Belgesinin/Ehliyetin Olup Olmaması
Aracınızı kullanan kişinin sürücü belgesi/ehliyetinin olup olmaması kazanın meydana gelmesindeki kusura etki etmez, eğer aracınızı kullanan kişinin sürücü belgesi yoksa bile kazanın gerçekleşmesinde tam kusurlu değilseniz değer kaybı talebinde bulunabilirsiniz.
“Davalı … vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuş, diğer davalı ise cevap vermemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre, davalı sürücü Ali’nin kaza sırasında alkollü olmadığı, ancak, alkollü araç kullanmaktan daha önceden sürücü belgesinin geri alınmış olması nedeniyle, sürücü belgesi bulunmamakta ise de, kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmayıp, karşı araç sürücüsü tam kusurlu olduğundan ve davalı sürücünün olay sırasında ehliyetsiz olmasının kusura etkisi olmadığından, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1,55 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 22.4.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.” (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin E:2009/10088, K:2010/3706 sayılı kararı)
3-Olay Yerini Terk Edip Etmemek
Kaza anının şoku, korku gibi sebeplerle kaza yerini terk etmiş olmanız başlı başına değer kaybı ödenmemesine gerekçe yapılamaz.
“…Düzenlemeleri karşısında sigortalı araç sürücüsünün kaza mahallini terk etmesi tek başına teminat dışı hal olarak kabul edilemeyeceği gibi, ispat külfetinin yer değiştirdiğini söylemek de mümkün değildir. Sigortalının geç bildirimi yada sigortacıya sunması gereken belgeleri süresinde sunmaması durumunda ancak, ödenecek tazminatta bir artış sağlamış ise tazminatta indirim sebebi olarak sayılmıştır…” (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 18.05.2016 gün ve E:2016/1335, K:2016/6030 sayılı kararı)
Sonuç
Alkollü veya ehliyetsiz araç kullanmak ya da kaza sonrası olay yerini terk etmek başlı başına değer kaybı almanızı engelleyecek durumlar değildir.